Monday, December 17, 2012

Kayit Gunlugu 06: Kuyruguna geldik.

Serhan Erkol, Halil Ibrahim Isik ve Tamer Temel
6 Aralik
Studyo dolu. Ancak 6 Aralik gunune 3 saatligine yerimiz var. Kayitlari bitirmek her gecen gun zorlasiyor studyonun mesguliyeti yuzunden. Simdi sirada Nefesli grubu kayidi var. Bir gece once Selen Gulun Trio calmistik... Ertesi sabah anlatmam gereken dersler... Aralarda, her boslukta yazilan notalar, dinamikler, aranjmanlar... 

Notalarla ucusarak geldim kayida. Halil Ibrahim Isik Trompet, Serhan Erkol Alto Sax ve Tamer Temel Tenor ve Soprano Sax calacak. Ekibim bu. Halil ve Serhan TRT'de 5 parca kaydetmis, yorgun ve ac geldiler. Bir trompetci icin en zor sey dudaklarin yorgun olmasi. Kisitli zaman icinde ne yapip ettiysek istedigimiz sonucu alamadik. Dudaklar yorgun. Kayitlari Serhat Ersoz yapti. Sule Yigit geldi surpriz yapip elinde sarap ve peynirler ile :) Ilac gibi geldi o sarap. Tum yorgunlugu stresi aldi goturdu tatli muhabbet. Ama anladik ki o kayit o gun bitemeyecek. Baska bir gun yeniden denemek uzere anlastik. Aranjmanlar guzel tinliyor, zor da degil. Bir dahaki sefere kesin olacak.
Tamer ve Temel :) Serhat Ersoz o gece kayit masasinda. 




Sonra Emre geldi birlikte calistigimiz parca ile. Cok guzel olmus. Neredeyse bitmis bir projeydi dinlettigi. Sade, abartili degil. benim bir sey soylememe gerek bile kalmamis. Ben de icimden dedim (500. kez) mutlulugun nereden gelecegi belli olmuyor. Tum konsantrasyonum nefesli kayitlarindaydi. Gece surprizle kapandi. Super keyifli ve heyecanli bir sekilde eve dondum. Seviyorum bu parcayi. 


Sule Yigit gelmis hos gelmis. Eli de bos gelmemis :) foto: Serhat



Steinway D hala iyi durumda! Foto: tamer temel
9 Aralik
Piyano kayidi gunu. Aslinda biz grup calimi ile Piyano kayitlarini da hucum kayit esnasinda bitirdik. Son derece de memnunum calinandan. Fakat bir parcayi sadece solo Piyano calmak niyetim vardi. Bir de Bertug Cemil ile surpriz bir is yapiyoruz. Onu burada anlatmayacagim. Onu calmam gerekiyordu. Iki kayidin uzerine de Steinway'i denemek istiyordum, yayli sazlar calindiktan sonra bir nebze de olsa Steinway olsa bu parcalarda nasil tinlardi diye merak etmeye baslamistim. Hazir onunde imkan varken dedim Selen haydi dene! Pazar aksami Basar Under, Berk Kula ve Isik ile bulustuk MIAM'da. Akort tam 2 saat surdu! Piyano fena durumda degil fakat oda soguk. Piyano icin iyi bir ortam degil soguk ve nem. 2 saat boyunca bekledik. Ben cok heyecanliydim bu kayit icin. Tum gun carpintim oldu. 
Fotograflar: Tamer Temel

Cok acayip ama Steinway D calacak olmak, o odada tek basima kalacak olmak asik olmak duygusu gibi bir heyecan yaratiyor bende. O piyanoya dokunmak... O sesi almaya calismak. Memnun olup olmayacagini bilememek? Akort bittikten sonra calip dogru mikrofonlamayi yaptik. Arka arkaya once kendi parcami, sonra Bertug icin kayidi yaptim. Sonra da diger parcalarin uzerine calmayi denedim. Adrenalin tavan yapti. O gun studyoda Tamer de vardi. Son yarim saat haricinde hep bizimleydi. Ne guzel oldu, fotograf da cekti. 


Soldan saga: Isik, Basar, ben ve tabii ki B.K.



Cok sansliyim, oyle veya boyle hep bir dis kulak oluyor kayitlarimda. Piyano 442'ye akortlanmisti. Bizim kayitlar dijital ortam sebebiyle 440'ti. Bir sekilde ben de, Tamer de, Berk de rahatsiz olmadik duyduklarimizdan. Aslinda her sey yarin belli olacak, biz projeyi toparlamaya basladigimizda. Ama ben o gun olan bitenlerden cok memnunum. Gercekten iyi akortlanmis bir Steinway D gibi bir piyano az bulunur bir luks. Belki neden boyle hissettigimi acikladigim ve Piyano'lari kiyasladigim bir yazi yazarim bir gun. 


 16 Aralik
Serhan ve Tamer yeniden nefesli aranjmanlarini calmak icin studyoya, Muzik Evi'ne  geldiler. Yine cok az vaktimiz var. Berk gec gelebildi turneden ve tum kayidi asagi yukari bir saat icinde calip bitirmemiz gerekti. Fakat bu sefer provali olundugu icin Alto Sax / Tenor Sax uyumu cok tatli oldu. Uzerine de Tamer Soprano Sax ile caldi Trompet partilerini. Henuz karar vermedim boyle mi kalsin yoksa yeniden Trompet calmak gerekli mi? Yarin projeyi toplarken karar verecegim. Serhan ve Tamer'e ne kadar tesekkur etsem azdir bu ekstra emekleri icin. Bu arada 24 Ocak'ta projeyi birlikte de calacagiz Nublu'da. Bakalim kulaklara nasil gelecek?


2'ydik 3 olduk. Sonra hep birlikte 4!
Yarin ki Trompet kararinin ardindan tum calimlar bitmis olacak. Itiraf etmem gerekirse ben biraz yoruldum. Hayatim boyunca ilk albumunu live, ikincisini uc gunde, ucuncusunu (solo album) uc bucuk ve son albumunu (asnwers) yedi bucuk saatte kaydetmis birisi olarak aslinda produksiyon albumu nasil yapilir ilk defa deneyimliyorum. Kayit boyunca bir suru insani agirladik Muzik Evi'nde; Ediz Hafizoglu, Cengiz Baysal, Demirhan Baylan, Imer Demirer, Ozan Musluoglu, Klasik Istanbul Dortlusu, Serhan Erkol, Tamer Temel, Halil Ibrahim Isik... Cenk Erdogan'da kaydettik gitarlari. Miam'da kaydettik Piyano'lari. Emre Malikler bir parcanin elektronik duzenlemesini yapiyor. Cok fazla insan emek veriyor. Merak ediyor. Gecen gece Nublu'nun kapisinda Hakan Kursun'u gordum. "E hadi  artik" dedi :) Herkes tek tek albumu sordu. Cok guzel bir his bir hayalini gerceklestirmek istediginde yaninda arkadaslarini bulmak. Albumu tek basima yapiyor olmaktan yoruluyorum bazen ama hic sikayetci degilim. Gercekten ancak takim isi ile kotarilacak bir sey produksiyon albumu yapmak. Insanlari bir araya getirmek, studyoyu ayarlamak bile tek basina bir mesele. Ama olsun yuzduk yuzduk... yuzdum...

Yarindan itibaren vokal kayitlari basliyor. Cok yumusak bir parca soyleyecegiz Elif Caglar Muslu ile albume. Ancak su kadarcik ipucu verebilirim, albumde iki tane Ingilizce sarki var ve bunlardan birisi bizim duetimiz olacak.

"... if you can't walk you can run. There is some one for everyone..." diyecegiz can-i gonulden sizlere. 




p.s.
Albumun konserleri kendisi bitmeden basladi. 
19 Aralik Alt Caz
11 Ocak Cafe Mitanni
24 Ocak Nublu
...
ve lansman konseri duyurusu yakinda..


No comments: